Yaz

KAZDAĞLARI GEZİ REHBERİ

calendar_today Mar 19, 2018

KAZDAĞLARI GEZİ REHBERİ

KAZDAĞLARI NEREDE VE KAZDAĞLARI GEZİLECEK YERLER

Kaz Dağları, ülkemizin en görkemli ve en önemli zenginliklerinden birisidir. Antik zamanlardan günümüze kadar çok sayıda efsaneye konu olmuş olan ve İda Dağı olarak da bilinmekte olan Kaz dağları, Tanrıların armağanı olarak da tasvir edilmekte olan tam bir doğa harikasıdır. Şehrin korkutucu havasından kurtulmak adına yapabileceğiniz en iyi şey Kaz dağlarına kaçmaktır. Zeytin bahçeleri, kızılçam ve de daha da yükseklerde karaçam ve meşe ormanları ile kaplı bu oldukça çekici ve güzel coğrafya da, Ege’nin kavurucu yakıcı sıcağından bunalanlar adına tam da bir kaçış yeri konumundadır. Öyle ki yaz mevsimini ortasında bile geceleri serinlikten dolayı üşüyorsun.

Kaz Dağları Hakkında

İzmirli bir şair Homeros İlyada isimli eserinde Kaz dağlarından bol pınarlı vahşi hayvanların anası olarak bahsetmiştir. Hera, Afrodit ve Athena’nın katılmış oldukları, Truva savaşına yol açmakta olan o meşhur güzellik burada yapılmıştır. Zeus bu bölgede doğmuş, tanrılarsa Truva savaşını bu bölgeden seyretmiş ve de karısı Hera’yla bu bölgede evlenmiştir. Troya savaşının baş aktörlerinden olan Paris bu dağlarda çobanlık yapmıştır. Nuh’un gemisinin burada olduğunu söyleyenler de var. Sarıkız efsanevisi ise bugün hala dilden dile dolaşmaktadır.

Büyük bir bölümü güneyde Edremit Körfezinde, doğudaysa Zeytinli çayı, kuzeydeyse Karamenderes çayı ve de batıdaysa Mıhlı çayı arasında kalmakta olan ve 21,452 hektarlık bir alanı kaplamış olan Kazdağı Milli Parkı, jeopolitik konumu itibariyle ve buna bağlı olarak oluşmuş olan oldukça ilginç bitki örtüsünün, iklim ve de toprak yapısının sebebiyle 1994 yılından günümüze kadar milli park olarak koruma altına alınmıştır. Kaz dağlarının bulunduğu bu bölge devamlı olarak yüksek oranda oksijen üretmektedir, havası tertemiz, mis gibidir.

Kaz dağı, oldukça doğal ve de kültürel kaynak değerleri bakımından fazlaca zengin bir potansiyele sahiptir. Bu güzel coğrafya da, yer üstü ve de yer altı su rezervleri ile oldukça sıcak ve de soğuk su kaynakları ile Biga yarım adası adına tam bir hayat kaynağı konumundadır. Oldukça doğal bitki örtüsü olan ormanları, yalnızca bu yöreye münhasır olan bitki türleriyle yalnızca ülkemiz adına değil bütün dünyanın da en önemli ekosistemlerinden birisidir.

Oldukça kalabalık tatil ortamlarından uzaklaşmak, sakin, huzurlu, dingin bir ortamda tatil yapma arzusu içinde olanlar Kaz dağları her mevsim gidilebilecek bir coğrafyada sizlerin huzurunda. Karpuzları çatlatan oldukça soğuk kaynaklar, cıvıl cıvıl kuş sesleriyle kaynaşmış olan şelale sesleri, şehirlerin boğucu gürültüsünden fazlaca uzak oldukça huzurlu bir ortam sunmaktadır. Serin havasıyla misafirlerine yaz sıcağını unutturduğu sırada, şifalı kaynaklarından mutluluk ve de aynı zamanda huzur sunmaktadır.

Kaz dağı ve çevresi oldukça büyük ölçüde ormanlarla kaplıdır ve çevresinde yerleşim çok azdır. Üst taraftaki yokuşlardaki ormanların başlıca Kazdağı gök narı Türkiye de sadece Kaz dağı bölgesinde yetişmekte olan oldukça endemik bir gök nar alt türünden oluşmaktadır. Dağın kuzey yamaç bölgesinde alt kesimlerde meşe ve de bazı maki elemanları görülmektedir. Yüksek bölgelere doğru çıkıldıkça meşe – kestane – gürgen ve meşe – karaçam toplulukları görülmektedir. Kayın da Kaz dağı bitki örtüsünün oldukça önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Yaklaşık olarak 600 – 700 m yükseklikten sonrasında Kaz dağı gök narı ile beraber güzel görüntüler oluşturur. Türkiye'nin 40 endemik türü yalnızca burada yetişir.

Batısından Tuzla çayı ve de Kara Menderes çayı, kuzey bölgesinden Gönen çayı doğmaktadır. Yarım adadaki önemli akarsulardan Kara menderes ve Biga çayı ile çevresindeki köy ve de diğer yerleşim yerlerine içme suyu sağlamakta olan küçük ölçekli kaynaklar bu dağdan doğar.

Kaz Dağları Nerede ?

Kaz dağlarının nereye bağlı olduğu konusunda genel anlamda çoğu kişi karmaşa yaşamaktadır. Kaz dağı ve ya Kaz dağları olarak isimlendirilen 2 biçimde dağ büyük ölçüde Biga yarım adasında uzanmakta. Kaz dağları, batıda Dede dağı, ortada esas Kaz Dağı ve de 3 tepesi ( kuzeyde Baba dağ, ortada Karataş tepe, güneyde Sarıkız tepesi ) doğuday Eybek dağı, kuzey doğudaysa Gürgen dağı ve de Kocakatran dağından oluşmaktadır.

Üç farklı tepesi bulunmakta olan esas Kaz dağının en yüksek tepesi ise yaklaşık 1774 m. olan Karataş tepesidir ve Balıkesir'in Edremit ilçesinde bulunmakta olan Güre beldesinin kuzey – kuzey batı istikametine düşer. Mesire bölgesine ulaşabilmek adına Bayramiç'ten yaklaşık olarak 17 km'lik Evciler beldesi yolunu takip edip Evciler'den sonra 6 km'lik yol aşılarak ulaşılabilme imkanı bulunmaktadır. Ulaştıktan sonra mesire bölgesinin keyfini çıkartabiliriz.

Bölgedeki en önemli merkezlerin başındaysa Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı olan Küçük kuyu ve de Balıkesir'in Edremit ilçesine bağlı olan Altınoluk beldeleri gelmektedir. Ayrıca Altınoluk, Alp dağlarından sonra dünyanın en temiz 2. yüksek oksijen oranı ile en temiz 2. havasına sahip olan bir dağdır.

Kaz Dağlarına Nasıl Gidilir ?

Kaz dağları oldukça geniş bir alana yayılmaktadır. Kuzey Ege sahillerinde Assos, Troia, Akçay, Burhaniye, Gömeç, Ören ve Ayvalık gibi tarihi ve de kültürel zenginliklerine sahip olan turistik bölgelere komşuluk yapmaktadır.

Çeşitli havayolları firmalarıyla, İstanbul Atatürk ve ya Sabiha Gökçen hava alanlarından Balıkesir Edremit Koca Seyit hava alanına haftanın her günü 55 dakika sürmekte olan aktarmasız seferler düzenlemektedirler. Edremit Havalimanı’ndan yaklaşık 48 km uzaklıkta bulunmakta olan Kaz dağlarına, araç kiralayarak ve yahut özel transferle bir saatlik ya da daha kısa sürecek olan bir yolculuk sonucunda ulaşabilirsiniz.

İstanbul’dan yaklaşık olarak 507 km uzaklıkta yer almakta olan Kaz dağlarına, feribotla Bandırma, Mudanya ya da Yalova’ya takip ederek 2 saat sürmekte olan seyahat ile karayoluyla ulaşılabilmektedir. Bir diğer alternatif yoluysa, Çanakkale bölgesinden gelecek olanlar için Tekirdağ, Eceabat, Çanakkale, Ezine, Ayvacık, Küçük kuyu ve de Edremit rotasını izleyerek gelmektir.

Balıkesir merkezle Kaz dağları arası araba ile 133 kilometre ve de yaklaşık 2 saat 43 dakika,

Çanakkale ile Kaz dağları arası araba ile 155 kilometre ve de yaklaşık 3 saat 11 dakika,

İzmir ile Kaz dağları arası araba ile 222 kilometre ve de yaklaşık 4 saat 22 dakika,

İstanbul Beşiktaş ile Kaz dağları arası araba ile 431 kilometre ve de yaklaşık 5 saat 48 dakika sürmektedir.

Kaz Dağları Gezilecek Yerler

Sütüven Şelalesi

Sarıkız yaylasından doğmuş olan ve de Kızılkeçeli çayı üzerinde yer almakta olan Sütüven şelalesi, yakınındaki Hasan Boğuldu göletiyle Kaz dağlarının ormanlarının içinde oldukça şahane manzarası ile ziyaretçilerini ağırlamakta olan bir doğa harikasıdır. İsmini sıçramakta olan su anlamına gelen tüvleyen sözcüğünden almış olan şelale, oldukça yeşil doğasıyla, pınarı, küçük göletleri ve de şelalesi ile doğayla bütünleşmek adına oldukça muazzam olan bir güzellikte ki bir alandır. Suyun soğukluğu karşısında neredeyse şok geçireceksiniz. Kısa bir sürede suya alışıyorsunuz, lakin o suda uzun süre yüzmek gerçekten fazlasıyla zor.

Adatepe Köyü

Edremit körfezinin kuzey bölgesinde yer alan bir tepenin arkasında bulunmaktadır. Çam ve de zeytin ağaçlarının arasına serpiştirilmiş olan şahane evlerin bulunmuş olduğu eski bir Rum köyü Adatepe köyü sizlerin huzurunda. Evlerin birbirine geçmiş olduğu, oldukça dar sokaklı olan bu şirin Ege köyü koruma altına alındıktan hemen sonra eski ihtişamlı günlerine geri dönmeye çalışmaktadır ve bunda da gayet başarılı bir görüntü çizmektedir. Yaşlı iki çınarın gölgesinde olan meydanının bu etrafında serpilmiş taş evlerin birçoğu restore edilip hayata tekrardan kazandırılmıştır, bazılarıysa butik otel olarak hizmet vermektedir. Kaz dağının batı bölgesinde kurulmuş olan, taş işçiliğinin en zarif örnekleri ile oldukça süslü mimari bir dokuya sahip olan yıldız her geçen gün parlamakta olan bir köydür. Mübadeleyle Midilli ve de Girit’ten gelmekte olan Türklerin yerleşmiş olduğu Adatepe, oksijen yoğunluğunun dünyada en fazla olduğu yerlerden birisi konumundadır. Zeytincilik ve de bunula birlikte zeytinyağı ile bilinmekte olan köyde bulunan tarihi eserler ise Çanakkale müzesi tarafından koruma altına alınmıştır.

Sarıkız Tepesi

Kaz dağlarının en yüksek ve 3 tepesi Kaz dağı Milli park sınırları içinde yer almaktadır. Sarıkız tepesi, baba tepesi ve de karataş tepesi olmak üzere üç zirvesi bulunan milli parka rehbersiz girmek kesinlikle yasaktır.  Kaz dağlarının efsanelere konu olmuş olan bir başka yeri ve 1574 m. yüksekliğin de ki bulunan Sarıkız tepesi, Kaz dağlarının en yüksek tepelerinin başında gelmektedir. Kaz dağlarının en önde gelen efsanelerine konu olmuş olan, Tahtacı Türkmenlerinin yüzyıllar boyunca yaşam yeri konumundaki Sarıkız tepesi, dilden dile dolaşmakta olan hikayesinin yanında muazzam bir manzaraya da sahiptir. Kaz dağı Milli park alanında bulunmakta olan Sarıkız tepesi, efsanesiyle beraber bütün Türkmenlerin kutsal bir ziyaret merkezi haline dönüşmüştür. Edremit körfezine 1726 m. yükseklikten bakmaktadır ve Ayvalık adaları, Midilli ayaklarınızın altında yer almaktadır.

Çamlıbel Köyü

Piknik yapılma alanlarıyla fazlaca ün yapmış olan bu bölge, Kaz dağlarında gezilecek yerler arasında en güzel otellere ve de mekanlara ev sahipliği yapmakta olan turistik köylerin başında gelmektedir. Kaz dağlarında bulunan bu güzel köy, yeşil bir vadiden Edremit körfezine doğru bakmaktadır. Köyün oldukça şahane bir Ege manzarası bulunmaktadır. Kurtuluş Savaşının yaşandığı sırada Çamlıbel halkının oldukça büyük bir kısmı savaşa katılarak, Ayvalık cephesinde çarpışarak işgale karşı direniş göstermişlerdir. Yol üstünde köyün delisinin yerine uğrayarak el emeği göz nuru olan oldukça benzersiz hediyelik eşyalardan sevdiklerinize hediye almayı da unutmayın.

Kızılkeçili Köyü

Kızılkeçili çayının kenarında bulunmakta olan köyün tarihi Osmanlı kayıtlarında 1890’lerdan beri yer almıştır. Günümüzde yeni yeni yapılmış olan taş villalar ile köy yeniden hayata dönmüş gibi gözükmektedir. İş dünyasında, sanat ve de akademi camiasından insanlar tarafından sessiz ve sedasız bu şahane manzarası olan bu köye yerleşmeye başlamışlardır. Ziyaretçiler tarafından piknik alanı olarak da kullanılmakta olan köyde 850 yıllık oldukça görkemli bir çınar ağacı da bulunmaktadır. Köye dek uzanan bir asfalt yol da yapılmıştır. Akçay yol çatından 2,7 km uzaklıkta yalnızca.

Pınarbaşı

Milli parkı içinde geçmişten zamanlardan günümüz zamanlarına dek, düzenleme ve yeşillendirme çalışmalarından iki adet günübirlik kullanım alanı bulunmaktadır. Güre Köyü sınırları içerisinde kalmaktadır, Akçay’a yaklaşık 6 km uzaklıktadır. Günümüzdeyse en çok ilgi gören mesire alanlarının başında gelmektedir. Kaz dağları kar sularının büyük bir kısmı, tepenin hemen altından fışkırıp kaynak halinde buradan çıkarak dere oluşturmaktadır. Yamaçtan akmakta olan buz gibi su yaz aylarında serinlemek adına ideal bir köşe konumundadır. Yılın 2,5 aylık yaz sezonunda yaklaşık olarak 80 – 100 bin ziyaretçi tarafından günübirlik kullanılan bir bölgedir.

Mıhlı Şelalesi

Roma dönemlerinden kalma kemerli köprüsüyle, yeşil doğasıyla, göletine akmakta olan Mıhlı şelalesiyle burası tam anlamıyla gizli bir cennet konumundadır. Akçay’a yaklaşık olarak 25 km mesafede yer alan Altınoluk – Çanakkale karayolu üstünde çevresi ormanlık bir dere kenarıdır. Selton tesislerinin yanı başından içeri girmekte olan stabilize yolun sonuna kadar ilerleyin. En sonda yer alan dinlenme tesislerine park edin. Dinlenme tesislerinin içinde şahane göletler ve de şelaleler yer almaktadır. Çevresi çınar, çam, zeytin, tesbih, defne, ayva, incir armut ağaçları, kekik ve de böğürtlenler ile çevrilidir. Bahar mevsiminde izlemenin tadına doyum olmamakta çağlayan sularını. Patika yolu izleyerek aşağıya doğru Başdeğirmen’e doğru bir yürüyüş gerçekleştirin. Zarar görmüş olsalar da değirmen taşları, çarkı ve de suyolları günümüze dek durma başarısı göstermiştir. Değirmenin yanı başında Romalılardan kalma olduğu söylenmekte olan köprünün suya yansıyan manzarası harika.

Zeus Altarı

Antik çağdan kalma Zeus Altarı, Adatepe köyünün hemen girişinde yer almaktadır. Gördüğüm en güzel ve gösterişli Ege manzarasına sahip olan yerlerin başında gelmektedir. Yol kenarından çam ağaçlarının içinde, kozalak kokulu havasını içinize çekip oraya doğru yürümek yarım saat sürmemektedir. Eski dönemde yaşayan Yunanlılar, savaşlarda galip gelmek adına, kuraklıktan, hastalıktan kurtulmak adına, bereketli ürün almak adına, felaketlerden korunmak adına burada tanrılara ve de Zeus’a kurban verirlermiş. İlyada destanındaysa Zeus’la Hera’nın aşkına da şahit olduğu anlatılmaktadır.

Yeşilyurt Köyü

Denize uzaklığı sadece birkaç kilometre olan Yeşilyurt köyü, hem deniz hem dağ turizminin beraber yaşanmış olduğu, taş evleri, patika yollarıyla Arnavut kaldırımı sokaklarıyla, geniş köy meydanıyla, tarihi camii ve de zeytinleriyle çam ağaçlarıyla kaplı bir köydür. Yeşilyurt köyü, köylülerin İstanbullu demiş olduğu dışarıdan gelenlerden fazlaca rağbet gördüğü bir köydür. Eski ismiyle Büyük Çetmi olan Yeşilyurt köyünün 700 yıllık bir geçmişi olduğu tahmin edilmektedir. Köye 1993 de köyün ilk butik oteli Çetmihan açıldıktan hemen sonra köy içerisinde açılmış olan kafeler, dükkanlar, bakımlı tarihi evleriyle, oldukça sıcakkanlı insanlarıyla burası kafa dinlemek adına oldukça gözde bir yer haline gelmiştir. Yüz yıllar boyunca Rumlar ve de Türklerin beraber yaşamış oldukları köy, dağ ve de deniz havasının beraber yaşanabileceği oldukça ender yerlerin başında gelmektedir. Burada bununla birlikte antik çağlardan beri bilinmekte olan Afrodit kaplıcalarını da ziyaret edebilme imkanına sahipsiniz.

Tahta Kuşlar Köyü Etnografya Galerisi

Doğal güzellikleri içerisinde kurulmuş olan, Türkiye’nin ilk Özel etnografya müzesidir. Kaz dağının alt kısımlarında kurulmuş olan 8 Türkmen köyünden birisi konumunda ki Tahta kuş köyünde, 67 yıllık bir emeğin ürünü konumunda olan Alibey Kudar etnografya galerisi, Türkiye’nin köyde kurulmuş olan ilk özel müzesi konumunda yer almaktadır. 1992 de açılmış olan ve Türkiye de ilk kez bir köyde kurulmuş olan bir sanat galerisi konumundaki galeri, Orta Asya’dan Türkiye’ye göç etmiş olan konar – göçer Türk boylarının fazlaca ilginç bir konumdaki ve de özgün kültür varlıklarıyla giyim eşyalarıyla, aletleriyle, halılarıyla ve de çadırlarıyla sanat galerisinde her tür sanat yapıtları sergilenmektedir. Zeytin, zeytinyağı, kekik ve sabun gibi doğal ürünleri de bulabilme imkanınızın olduğu galeride dünyada sergilenmekte olan en büyük deri sırtlı deniz kaplumbağasını görme fırsatınız da bulunmaktadır. Balıkesir‘in Edremit ilçesine bağlı olan bir köy Tahta kuşlar köyü Edremit’e 17, Akçay’a 5 ve de Balıkesir – Çanakkale karayoluna 2 km. uzaklıkta yer almaktadır.

Hasanboğuldu

Sutüven piknik alanından hemen sonra derenin karşı tarafında yer alan patika yolu izleyerek ulaşılabilme imkanına sahipsiniz. Yol üzerinde Romalılardan kalmış olduğu söylenen su kemerlerinin sütunlarını sol tarafınızda görme imkanına sahip olacaksınız. Hafta sonları çok kalabalık, hafta içi ise kafa dinlemek için, doğa yürüyüşleri ve de yüzmek adına oldukça idealdir. Bir efsaneye göre bu gölette boğulmuş olan Hasan isimli genç aşıktan ismini almıştır. Hasanboğuldu şelalesinin efsanesiyse, filmlere ve de Sabahattin Ali’nin öykülerine de konu olmuştur. Sabahattin Ali’nin öyküsünde kısaca, yörük güzeli Emine’ye kavuşmak adına törelere göre kırk okkalık tuz çuvalı ile dağları tepeleri aşmış olan aşık Hasan’ın hüzünlü hikayesini anlatılmaktadır.

Darı Dere Tabiat Parkı

Kaz dağlarının güney bölgelerinin Edremit körfezinin kuzeyinde kurulmuş bir vaziyette maviyle yeşilin birbirine karışmış olduğu ender güzellikleri barındırmış olan Darıdere Tabiat Parkı, yürüyüşü ve de kamp yapmak isteyenler adına tam anlamıyla bir cennet. Güney bölgesinden Ege denizi, kuzey bölgesinden Çanakkale Boğazı ile çevrili olması sebebiyle, kuzeyden dağ rüzgarı, güneyden de deniz rüzgarının etkisi altındaki parkta çok sayıda ağaç türü, dere ve de şelaleler yer almaktadır. İçinde çok sayıda turistik tesis, futbol sahası, bisiklet parkuru, kamping alanları gibi çok sayıda bölümü bulunmuş olan park yeşille mavinin birbirine geçmiş olduğu muazzam bir yerdir.

Şahindere Kanyonu

26 km uzunluğunda olan Şahindere Kanyonu, dağdan çekmiş olduğu çam kokulu havayı ovaya dağıtıp, denizden almış olduğu iyot kokulu havayı da Kaz dağlarına çıkartarak bir çeşit baca görevi görmekte olan bir bölgedir. Altınoluk’u oksijen çadırına dönüştürmekte olan, oldukça şifalı bir bitki ve de otlar ile bezeli bir konumda olan kanyon, kekik kokuları, su ve de kuş sesleriyle çevrili olan cennet bir doğa konumundaki Şahindere Kanyonu, rehbersiz gezmenin zor olduğu ve lakin Orman İşletme Müdürlüğünden izin alınıp girilebilen bir bölgedir.

Başdeğirmen

Mıhlı çayının üstünde bir başka yerde de Roma döneminden kalmakta olan, kemerli bir Başdeğirmen Köprüsü bulunmaktadır. Yanındaysa eskiden değirmen olarak kullanılmış olan harika bir taş bina bulunmaktadır. Elbette diğer mesire yerleri gibi burası da piknikçiler ile dolup taşmaktadır.

Kaz Dağlarına Ne Zaman Gidilir?

Oldukça elverişli olan iklim şartlarına sahip olmalarından dolayı yılın nerdeyse tamamında Kaz dağlarına gitmek mümkündür. Ziyaretler içinse en çok tercih edilmekte olan zaman aralığı bahar aylarıdır. Doğanın oldukça derin olan kış uykusundan uyanışına tanıklık etmek isteyenlere bahar aylarında gezmelerini tavsiye etmekteyiz. Bisiklet sürmek ve bununla birlikte doğa yürüyüşleri henüz havaların ısınarak terletmediği bahar dönemlerinde yapılmasını tavsiye ederiz.

Kaz dağlarında her yıl çok fazla sayıda etkinlikler gerçekleştirilmektedir. Farklı amaçlarla burada kamp yapmaya gelen çok çeşitli sayıda ekiple karşılaşma ihtimaliniz yüksek. Meditasyon kampı, yoga kampı bu kamplara verilebilecek örneklerin başında yer almaktadır. Dilerseniz bu kampları araştırarak sizde katılabilirsiniz.

Kaz dağlarının eteklerinde bir tatil beldesinde 2 – 3 günden daha fazla bir tatil planı yaptı iseniz, planlarınıza Kaz dağlarını da eklemelisini. Her ne kadar bir günde gezip görmenin kesinlikle mümkün olmasada Jeep ile gezi turlarına katılabilme imkanına sahipsiniz, tatil beldelerine oldukça yakın olan piknik alanlarını ziyaret etmelisiniz. Kaz dağları eteklerindeki köyleri ziyaret edip bölgedeki kültür hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Bölgede oldukça doğal güzellikleri görmek adına doğa sporları turları düzenlenmektedir. Turlarda gezilecek noktalara sadece yürüyerek ulaşılabildiğinden Kaz dağlarına bahar ve ya yaz aylarında gitmek daha cazip bir hal alacaktır.

Bölgeye dinlenmek ve ya yöresel mevsim lezzetlerini tatma amacıyla kış aylarında gelmeyi tercih edenler de bulunmaktadır. Kültür, tarih ve de doğa turizmi ile öne çıkmakta olan Kaz dağlarında bütün bir yıl boyunca sezon sürmektedir.

Kaz Dağları'nda Nerede Kalınır - Kaz Dağları Otel - Kaz Dağları Kamp

Kaz dağlarında bulunan oteller daha çok sahil kesimlerine toplanmıştır. Ahşaptan yapılmış olan otellerin şahane bir manzarası sizleri büyüleyecektir. İsteyenlere sade otel odası, dileyenlere ise daha konforlu odalar bulunmaktadır. Ulaşımı aracınız bulunuyorsa kolay, haber vermeniz dahilinde transferler sağlanmaktadır.

Narlı Köy, Erdemit de bir Rum köyüdür. Kışın nüfusu az olsa da yazın süper manzaraları görmek adına ve de doğa kaçamağı yapma arzusunda olanlardan dolayı dolmaktadır. Kalmak istemeniz halinde pansiyon bulmakta da zorlanmayacağınız bir bölgedir, hatta bazı misafir evler ziyaretçilere evini dahi açmaktadır.

Kaz Dağlarında Ne Yenir?

Kaz dağlarının çevresinde bulunmakta olan köylerde, her zaman taze sebze ve meyve bulmak mümkündür. Yörenin tamamında bulabileceğiniz ve de buraya özgü lezzetlerse; oğul otu çayı, avcı böreği, peynir helvası, börülce, ahtapot salatası ve acı filiz kavurması. Köy meydanlarında bulabilme imkanınızın olmuş olduğu organik köy kahvaltılarını mutlaka tatmalısınız. Kuzey Ege de ki konumu itibariyle yörede zeytinyağlı yemekler fazlasıyla ün yapmıştır. Köy halkı kendi toplamış olduğu zeytinlerden üretmiş olduğu yağları yemeklerinde kullandıklarından dolayı fabrika kısımlarından uzak olduğundan oldukça doğal bir tadı olmuş oluyor. Kaz dağlarının oldukça yakınında bulunmakta olan Yeşilyurt köyünde testi peyniri çok fazlası ile meşhur peynirlerin başında gelmektedir. Kaynatılarak mayalanmış olan sütler toprak testlere basılıp gömülmekte ve 3 ay sonra çıkarılarak sofralarda yerini almaktadır. Köy halkının üretmiş olduğu balları meydanlarda bulabilme imkanına sahipsiniz.

Bayramiç çok fazla eskiden Troya krallığının bir parçası konumundaki Çanakkale de bir ilçedir. Özellikle yeşil doğasıyla, buz gibi akmakta olan dereleriyle ve bol oksijenle dolu Ayazma bölgesiyle ve de yerlilerinin baldan tatlı oluşuyla oldukça ilgi çekmektedir. Kaz dağları ve de Menderes çayının tam dibinde oldukça şirin bir yerdir. Ayazma Pınarı üstünde bilimum çok sayıda alabalık çiftliğine ve de balık restoranına ev sahipliği yapmaktadır. Hepside kiremitte kırmızı benekli olan alabalık spesiyaldir.

Kaz Dağlarında Ne Yapılır?

Balıkesir, Edremit bölgesinde yer alan doğa temalı kendine özgü yeşilliklerin olduğu bir milli parktır. Marmara ve Ege bölgelerinin içerisinde sınır oluşturmuş olan Kaz dağından ismini alan bir parktır. Bulunmuş olduğu kendine özgü geçiş iklimi sayesinde ve oldukça yakın bir bölgede bulunmakta olan tek yüksek dağ konumunda olan bununla birlikte Biga yarım adasında doğu – batı doğrultusunda uzanmış olan dağ arazilerini kapsamaktadır. Bu bahsettiğim yer Kaz dağı Milli parkıdır. Bu parkı gezmeden ve yürüyüş yapmadan geri dönmeyin.

Kaz dağlarının en güzel köylerinin başında gelen Yeşilyurt ve Adatepe köyleri, doğasıyla, taş evleriyle ve de yöresel lezzetleriyle bölgede yerli ve ya yabancı turistlerin oldukça ilgi göstermiş olduğu alanların başında gelmektedir. Buraları gezmeyi unutmayın.

Kaz dağından akıp gitmekte olan bir sürü dere, çay, şelale bulunmaktadır, bunların arkalarında yüzülebilirsiniz. Eğer sezonunda burada iseniz, bizce dağda yapılacak olan en güzel şey bu sularda yüzmektir. Bu sularda yüzmek size arınıyormuşcasına pür bir hissiyat vermektedir.

Bu dağlar oldukça bereketli yerlerdir, kekiğin 40, nanenin de 7 çeşidi burada yetişmektedir. Bu otların zengin aroması ile ne yemekler pişer siz düşünün. Bunları almadan gitmeyin.

Temmuz ve ya Ağustos ayı boyunca yol kenarlarında kurulmuş olan çilek tezgahlarını göreceksiniz. Bir oturuşta bir kilo yedirtebilecek güzellikte. Bunlardan yemeyi kesinlikle unutmayın.

"KAZDAĞLARI GEZİ REHBERİ" Hakkındaki Genel Yorumlar (0)

A
B
F
G
H
İ
K
M
R
S
T
U
A
B
Ç
D
E
F
G
H
I
İ
J
K
L
M
N
O
P
R
S
Ş
T
Ü
V
Z